Yusuf Özkan
BBC Türkçe
Hollanda Emniyet ve eşitlik Bakanı Dilan Yeşilgöz, kendisine bağlı Poliste Irkçılık ve Ayrımcılıkla Çaba Ulusal Koordinatörü’nün, güvenlik mensuplarının başörtüsü ve öteki dini sembolleri takabilmesi teklifine karşı çıktı.
Hollanda İnsan Hakları Enstitüsü, bakan olduğu sürece, polis memurlarının başörtüsü ya da diğer dini sembolleri taşımasına müsaade vermeyeceğini söyleyen Yeşilgöz’ün bu tavrını eleştiriyor.
Hollanda Poliste Irkçılık ve Ayrımcılıkla Uğraş Ulusal Koordinatörü Johan van Renswoude’nin, açıklamaları, ülkedeki başörtüsü tartışmasını tekrar alevlendirdi.
Renswoude, Hollanda medyasına yaptığı açıklamada, polis içerisinde “çeşitliliğe müsaade vermenin âlâ olacağını” belirterek, memurların başörtüsü ya da öteki dini sembolleri takabilmesi gerektiğini vurguladı.
Polis sendikasının, “Saldırganlığı çağrıştırır” diyerek eleştirdiği dini sembol teklifine, Emniyet ve eşitlik Bakanı Dilan Yeşilgöz de karşı çıktı.
Renswoude’nin başörtüsü önerisi Hollanda Temsilciler Meclisi’nde tartışıldı. Bu hususta milletvekillerinin sorularını yanıtlayan konuşan Yeşilgöz, üniformalı polis memurlarının başörtüsü yahut Öbür bir dini sembol takmasına müsaade verilmeyeceğini söyledi.
Yeşilgöz, “Ben bakan olduğum sürece polis üniformaları tarafsız olacak. Bana nazaran başörtüsü ya da rastgele bir eklenti Muhtemel değil. Zati o yüzden üniforma deniyor” dedi.
Üniforma gerektirmeyen diğer işlerde başörtüsüne müsaade verildiğini söyleyen Bakan Yeşilgöz’e nazaran, kamusal alanda üniforma üzerine dini sembollerin takılması Muhtemel değil.
Hollanda’da vatandaşlarının, kendilerine Müsait uygun işi özgürce seçebildiğine işaret eden Yeşilgöz, bu nedenle üniformalı polise başörtüsü yasağının ırkçılık atmosferine çekilmesini rahatsız edici bulduğunu söyledi.
Hollandalı bakan, üniformanın tarafsızlığının başörtüsü ya da öbür dini sembollerle hiçbir ilgisi bulunmadığını vurguladı.
Tartışma 5 yıldır sürüyor
Başörtüsü tartışması Hollanda’da 2017 yılından bu yana devam ediyor.
Dönemin Amsterdam güvenlik Müdürü Pieter-Jaap Aalsberg’in, başörtüsü yasağının sorgulanması önerisi, siyasi tartışmaya dönüştü.
Ancak güvenlik genel Müdürü ve politikler, teklife sıcak bakmadı. Bunun akabinde, Utrecht, Amsterdam, Rotterdam ve Arnhem üzere kimi kentlerin belediye meclisleri, belediyeye bağlı Özel soruşturma vazifelilerinin (BOA) başörtüsü takabilmesine yeşil Fer yaktı.
Güvenlik ve eşitlik Bakanı Yeşilgöz, başörtüsü ve öteki dini sembollerin, BOA’lar için Müsait olmadığını ve tarafsızlıklarına gölge düşüreceğini açıkladı.
Kamu yayıncısı NOS’a nazaran, Hollanda İnsan Hakları Enstitüsü, Yeşilgöz’ün, üniformalı görevlilere yönelik başörtüsü yasağına ait tavrını “damgalayıcı” ve “tarafsızlıklarını sağlamada etkisiz” olarak pahalandırıyor.
Anlaşmazlıklar konusunda yargıya tavsiyelerde bulunan enstitü 2017’de, Rotterdam polisinin, bir bayan memura üniforma üzerine başörtüsü takma müsaadesi vermeyerek ayrımcılık yaptığını kararlaştırmıştı.
Avrupa Birliği’nin (AB) en üst yargı organı olan Avrupa eşitlik Divanı da, geçtiğimiz günlerde, “işverenin dini yahut siyasi sembollerin görünür biçimde takılmasını yasaklayabileceğine” karar verdi.
Belçika’da başörtülü bir bayan stajyerin açtığı dava üzerine mevzuyu ele Meydan AB mahkemesi, patronun, “tarafsızlığın kurum için Gerekli olduğunu ve buna müsaade vermenin ziyanlı bir tesiri yaratacağını kanıtlaması durumunda” başörtüsü yasağı uygulayabileceğine hükmetti.
Yorum Yok