Yeni Akit yazma İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, Anayasa Mahkemesi Lideri Zühtü Arslan’ın mahkemenin kurum Yıl dönümünde yaptığı konuşmaya değinerek, “Zühtü beyin bir itirazı Mevcut ise, bunu Tayyip Erdoğan’a değil.. Tam da.. Mahkemelere talimat vermeye 14 Mayıs akşamı başlayacaklarını ilan eden Kemal Kılıçdaroğlu ve avanesine yapması gerekiyor…” görüşünü savundu.
Karahasanoğlu yazısında, “Anayasa Mahkemesi Lideri Zühtü Arslan, mahkemenin kurum yıldönümü vesilesi ile demiş ki: ‘Meşrutiyet devrinde ‘Mahkemeler her türlü müdahelâttan azadedir’ uygulamasını şahsen yaşayarak gören bireylerden biri Namık Kemal’dir. Bunu ona öğretecek olan da, birkaç Yıl Evvel yazdığı mektupta kendisinden ‘nebbâş’ yani ‘mezar soyguncusu’ diye bahsettiği İstinaf Mahkemesi Lideri Abdüllatif Suphi Paşa’dan oburu değildir. Duruşma ağır bir İlgi altında gerçekleşmiştir. Yapılan telkinlerin de tesiriyle, başta Namık Kemal olmak üzere Çabucak herkes mahkûmiyet kararı beklemektedir. Fakat, beklenenin bilakis, Namık Kemal’i hürriyetine kavuşturan bir karar verilmiştir. Kızı bu kararı verirken korkup korkmadığını sorduğunda, Mahkeme Lideri Suphi Paşa bütün vakitlerin yargıçlarına unutulmaz bir ders niteliğinde olan şu yanıtı vermiştir: ‘Yarın hünkârın da, benim de huzuruna çıkacağımız bir hâkim vardır ki, yalnız ondan korkarım!’ Zühtü beyefendi bunu anlatırken, dünkü hünkarın karşılığında bugün Cumhurbaşkanı koltuğunda oturan Tayyip Erdoğan da var.. Erdoğan, dünkü hünkardan farklı olarak, babasından kendisine geçen bir yetkiyi değil, halkın verdiği yetkiyi kullanıyor..Ve üç hafta sonra da, halktan tekrar yetki almak üzere, seçime gidiyoruz.. ‘Buyursun, hünkar olmak isteyen kim Mevcut ise, Bir arada yarışalım’ diyor.. Dolayısı ile Zühtü beyin bir itirazı Mevcut ise, bunu Tayyip Erdoğan’a değil.. Tam da… Mahkemelere talimat vermeye 14 Mayıs akşamı başlayacaklarını ilan eden Kemal Kılıçdaroğlu ve avanesine yapması gerekiyor...” sözünü kullandı.
Karahasanoğlu şunları kaydetti:
“Öyle ya… 14 Mayıs’ta cezaevlerini boşaltacaklarını söyleyen politikler, mahkemelerin bağımsızlığına karışacaklarını ilan etmiş olmuyorlar mı?”
Yorum Yok