Uluslararası Af Örgütü bugün bir İzah yayımlayarak, Kahramanmaraş merkezli sarsıntılardan etkilenen Suriye’de yürütülmeye çalışılan insani yardım faaliyetlerinin önündeki manilere dikkat çekti.
Uluslararası Af Örgütü’nün açıklamasına nazaran; 9 Şubat ile 22 Şubat ortasında Suriye hükümeti besin, tıbbi materyal ve çadır üzere Temel gereksinime yönelik yardımları taşıyan en az 100 kamyonun Halep Belde merkezinde yüklü olarak Kürtlerin yaşadığı mahallelere girmesini engelledi. Tıpkı süreçte, Suriye ulusal Ordusu’na (SMO) bağlı silahlı kümeler da en az 30 yardım kamyonunun, Halep’in kuzeyinde Afrin’e girmesini engelledi.
Uluslararası Af Örgütü Orta şark ve şimal Afrika Bölgesel Yöneticisi Aya Majzoub bahis hakkındaki açıklamasında, “Depremler Halep’te on yıldır süregelen silahlı çatışmalar nedeniyle aslında Ömür gayreti veren on binlerce insanı daha da perişan etti. Buna karşın, bu çaresizlik anında bile Suriye hükümeti ve silahlı muhalif kümeler siyasi hesaplara yöneldi ve kendi gündemlerini ilerletmek için insanların perişanlığından yararlandı” dedi.
Majzoub kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Hayati ehemmiyetteki yardımların siyasi münasebetlerle engellenmesi trajik sonuçlar yarattı”
“Hayati ehemmiyetteki yardımların siyasi münasebetlerle engellenmesi trajik sonuçlar yarattı, Özellikle de makineleri kullanmak için yakıta muhtaçlık duyan arama-kurtarma takımları için. Suriye hükümeti ve Türkiye dayanaklı silahlı kümeler iç olmak üzere çatışmanın bütün tarafları, bu feci doğal afetle hayatları alt üst olan sivillerin gereksinimlerine öncelik vermeli ve engelleme olmadan yardımlara erişebilmelerini sağlamalıdır.”
Türkiye’nin güneydoğusu ve Suriye’nin kuzeyinin sırasıyla 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde iki sarsıntıyla sarsıldığı 6 Şubat’tan bu yana bir ay geçti. BM varsayımlarına nazaran; Suriye’de en az 6 bin şahıs öldü, 8 milyondan fazlası ise acil yardıma muhtaç durumda.
“Yardımların engellenmesi büsbütün siyasi bir hamle”
Uluslararası Af Örgütü şimal ve kuzeydoğu Suriye’de depremzedeler ve insani yardım vazifelileri, Suriye merkezli bir insan hakları örgütünün bir üyesi ve şimal ve şark Suriye Özerk Yönetimi’nin bir temsilcisinin de ortalarında bulunduğu 12 bireyle görüştü.
Kuzeydoğu Suriye’de çalışan bir insani yardım vazifelisi Memleketler arası Af Örgütü’ne, “Yardımların engellenmesi büsbütün siyasi bir atılım. Türkiye ve Suriye ulusal Ordusu yardımları siyasallaştırmanın, ak Baretlilere ve arama-kurtarma çalışmalarını hızlandırmaya çalışan diğer kümelere yakıt ulaşmasından daha Değerli olduğunu düşündü” dedi.
Görüşülen üç şahıs Milletlerarası Af Örgütü’ne, silahlı kümelerin yardım kamyonlarından materyal almak isteyen kalabalığı dağıtmak için havaya ateş açtığı durumlara birçok Kez rastladıklarını söyledi. Kuzeydoğu Suriye’deki görüşmeciler Milletlerarası Af Örgütü’ne, 9 Şubat ile 22 Şubat ortasında Suriye hükümetinin, şimal ve şark Suriye Özerk İdaresi ile bir Lokal örgütün temin ettiği 100 kamyonluk yakıt, besin, tıbbi materyal ve ekipmanın, Halep Belde merkezindeki Pir Maksud ve Eşrefiye isimli Kürt mahallelerine girişini engellediğini söyledi.
Şeyh Maksud ve Eşrefiye Mahallî kurulunun bir üyesi, Memleketler arası Af Örgütü’ne, zelzelelerde ilaç ve gerece erişim olmadığı için altı kişinin öldüğünü, 100 kişinin ise yaralandığını söyledi. Kurul üyesi ayrıyeten, zelzeleden sonra 18 Şubat’a kadar hiç yakıt yahut insani yardım almadıklarını belirtti.
Hakikat ve eşitlik İçin Suriyeliler isimli Mahallî insan hakları örgütü, Türkiye dayanaklı silahlı kümelerin şimal Halep’e, Suriye hükümetinin ise Halep Belde merkezine giden yardımları Öbür yollardan da engellediğini belgeleyen bir rapor yayımladı. Rapora nazaran yardımların engellenmesi, önlenebilir ölümlerle sonuçlanarak bu ihlallerin yaygın niteliğini ortaya koydu. Ayrıyeten rapor, kuzeybatı Suriye’de, silahlı muhalif kümelerden oluşan Heyet Tahrir El Şam’ın yardımların ulaşmasını engellediği bir olayı da belgeliyor.
“Yardımlar Öbür bölgelere yönlendirildi”
Halep Belde merkezinde ve Afrin’de depremzedeler, sarsıntıdan bu yana aldıkları yardımlardaki gecikme ve yetersizliğin halihazırdaki vahim durumu daha da ağırlaştırdığını ve insanların bir kısmını Öbür bölgelere gitmek zorunda bıraktığını Anlatım etti.
Kuzeydoğu Suriye’de bir insani yardım çalışanı ve Lokal temsilci Memleketler arası Af Örgütü’ne, şimal ve şark Suriye Özerk Yönetimi’nin gönderdiği yakıt ve insani yardımları taşıyan 100 kamyonun 16 Şubat’ta Pir Maksud ve Eşrefiye’ye girebilmesi için Suriye hükümetiyle yedi gün boyunca müzakere yapılması gerektiğini ve Suriye hükümetinin yardım erişimine fakat yardımların yarısının hükümete teslim edilmesi ve bu mahallelerde yardım dağıtımından yalnızca kendisinin Mesul olması şartıyla müsaade verdiğini bildirdi. Pir Maksud ve Eşrefiye Lokal kurulu üyesi, şimal ve şark Suriye Özerk Yönetimi’nin denetimindeki bölgelerden gelmesini bekledikleri yardımların sırf bir kısmı olan 21 kamyonun 18 ve 19 Şubat’ta iki Küme halinde mahallelere ulaştığını da kelamlarına ekledi.
2018’den beri Pir Maksud’da yaşayan lakin afet nedeniyle yerinden edilen bir bayan, zelzelelerde konutunu ve bütün eşyalarını kaybettikten sonra üç kızıyla Bir arada şimal Suriye’ye gitmeye karar verdiğini söyleyerek, “Şeyh Maksud’da kalsak [abluka yüzünden] hiç yardım alamayacağımızı ve barınmaya erişemeyeceğimizi biliyorduk; bu yüzden birçoğumuz oradan çıktık lakin erkekler hükümet tutuklar diye korkup kaldı” dedi.
Bağımsız yerel medya kaynaklarının bildirdiğine göre, Suriye hükümetiyle ilişkili güçlerin depremzedelere gönderilen yardımları çaldığı argüman edildi. Bunun yanı sıra, Suriye hükümetinin yardım dağıtma eforlarını eleştiren ve hükümeti yardımları İç etmekle suçlayan şahısların gözaltına alındığı tarafında haberler çıktı.
Afrin’de dört depremzedenin ortalarında yer aldığı beş görüşmeci Milletlerarası Af Örgütü’ne, en az altı olayda birtakım silahlı kümelerin yardımları kendi ailelerine ve yakınlarına verdiğini bildiklerini söyledi.
Afrin’nin bir köyünde bulunan meskeni sarsıntıda yıkılan depremzede bir erkek, insanların yardım alabilmek için silahlı kümelerle ilişkisi olması gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:
“Hiç kimse gelip hasarı incelemedi ve bize yardım getirmedi. Lokal bir örgütten yardım istediğimde onlarda da hiç olmadığını söylediler. Sonra, silahlı bir kümede yakını olan bir komşumuzu gördüm, 17 adet Ufak uzunluk yardım kutusu aldı. halbuki beş Benlik bir aileler… Afrin’de yerinden edilen biz Kürtler ve kimi Fakir Arap aileler bu türlü irtibatlarımız olmadığı için güç durumdayız.”
“Çadırlar bölgeye bağışlar ve yardım örgütleri aracılığıyla geliyorsa nasıl satılık olabiliyor?”
Cinderes’te bir Öbür depremzede ise Memleketler arası Af Örgütü’ne, dayısı, annesi ve kız kardeşinin insani yardım örgütlerinden alamadıkları için 150 dolara çadır satın almak zorunda kaldığını söyleyerek, “Bir örgüt gelip yardım dağıttı lakin ailem hiçbir şey alamadı. bütün çadırlar bölgeye bağışlar ve yardım örgütleri aracılığıyla geliyorsa nasıl satılık çadır olabiliyor?” halinde konuştu. Mahallî medya, silahlı bir muhalif kümenin başkanının, Cinderes’te etkilenen insanlara gönderilen 29 çadır ve öbür yardım materyaline el koyduğunu bildirdi.
Yorum Yok